Berat kandilinin faziletleri nelerdir?

Berat gecesinin fazileti

Cenab-ı Allah'ın kullarına maddi imkanları olduğu gibi manevi ihsanları da vardır ve bu ihsana eren kimseler, büyük bir mazhariyete nail olurlar.

Allah Azze ve celle bize olan maddi ve manevi lütufları, ilahi ikramları arasında mübarek geceler de vardır ve bunlara "Kandil geceleri" adı verilmektedir ve bu gecelerden biri de Berat gecesidir.

Berat kelimesi, beraet'in kısaltılmışıdır ve Berat, borçtan, isnat edilen suçtan kurtulmak anlamına gelîr.



Cenab-ı Allah okuduğumuz ayet-i kerimelerde buyurmaktadır ki: "Hâ mîm. (Helal ile haramı veaşir hükümleri) açıkca bildirilen (bu) kitaba yemin ederim ki, hakikat, biz onu mübarek bir gecede indirdik. Gerçek biz onunla kafirlerin uğrayacakları azabı haber vericileriz. O, bir gecedir ki hikmetli iş, nezdimizden sadır olan bir emirle, ozaman ayrılır" (Duhan,1-4)

Kur'an-ı Kerim, Berat gecesinde Levh-i Mahfuz'dan alınmış ve bir bütün halinde dünya göğüne indirilmeye başlanmıştır. Bu gecenin mübarek oluşunun başlıca sebebide bundandır.

İbn-i Mace'nin Hazret-i Ali (r.a.) den rivayet ettiği bir hadis-i şerifte buyurmaktadır ki:

"Şabanın yarı (anbeşinci) gecesiolduğu vakit, gecesinde ( ibadet için) kalkınız. Gündüzünde oruç tutunuz. Zira Cenab-ı Allah güneşin batışı ile beraber dünya semasına rahmetiyle tecelli eder de şöyle buyurur: Bir mağfiret dileyen yok mu onu bağışlayayım! Bir rızık isteyecek yok mu ona rızık vereyim! Bir dertli yok mu (istesin de) afiyet vereyim! Bu davet tanyeri ağarıncaya kadar devam eder"

Hikmetli her iş bu gece tefrik ve vazife sahîplerine tevzi olunur ve Levh-i Mahfuz'daki İlahi takdirler arasından o yıl içinde cereyan edecek, hadise ve olayların icrasına bu geceden itibaren başlanır ve Kadir gecesinde tamamlanır.

Erzakla ilgili nüsha, Mikail aleyhisselama, harb, zelzele ve dîğer felaketlerle ilgili nüsha, Cebrail aleyhisselama; kulların işleriyle ilgili nüsha, Hazret-i Azrail'e verilîr.

Bu gece Fahri Kainat Efendimiz'e şefaat selahiyetinin tamamı verildi ve şöyle ki: Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) Şaban ayının onücüncü gecesi, ümmetine şefaat edebilmek için Cenab-ı Allah'a niyazda bulundu ve kendisine, ümmetinin üçte birine şefaat etme selahiyeti verildi. Ümmetine son derece düşkün bulunan Fahri Kainat Efendimiz (s.a.v), daha fazla kimseye şefaat edebilme arzusu ile yanıp tutuşmaktaydı ve ondördüncü geceyi de ibadetle ihya ve Cenab-ı Allah'a şefaat dileğini tekrar etti ve ümmetinin üçte ikisine şefaat selahiyeti verildi. Alemlere rahmet olarak gönderilen Allah Rasulü, onbeşinci geceyi de ibadetle geçirdi ve Cenab-ı Allah'a selahiyetinin genişletilmesi için duada bulundu ve bunun üzerine ümmetinin tamamına şefaat selahiyeti verildi.


Bu mübarek gecenin feyzinden istifade edebilmek için kaza ve nafile namazlar kılmalı, Kur'an-ı Kerim okumalı ve dua etmelidir ayrıca hatalarımıza tövbe edip Allah Azze ve celle'ye yönelmeli ve yoksulları sevindirmelidir.