Abdullah İbnu Amr İbni'l-As (r.anh) anlatıyor: "Nebiyy-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz dalındaki meyveden sorulmuştu. Şu cevabı verdi: "İhtiyaç sahibi olmak kaydıyla, eteğine almaksızın, sadece yiyene bir şey gerekmez." (Tirmizî, Ebû Dâvud, Nesâî) İbn-u Ömer (r.anh) anlatıyor: “Nebiyy-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz buyurdular ki; “Kim bir bahçeye girerse (meyvesinden) yesin. Ancak beraberinde götürmesin.” (Tirmizi) İmam Malik ve Şafii (r.anh): "Meyve, ağaçtan toplanmış, korunma altına alınmışsa bundan almak haramdır, alınan nisab miktarını bulursa el kesmeyi gerektiren hırsızlık olur" diye hükmetmişlerdir. Begavi (Şerhu-s Sünne) Bir Başkasına ait olan ağaçların meyvelerini onlardan habersiz yemek caiz değildir. Ancak sahibi olmayan ya da başkası tarafından insanların yararına sunulmuş ağaçların meyvesini yemenin bir sakıncası yoktur. Yalnızca zor durumda olanın borçlanmak kaydı ile sahibinin arkasından malından alınabilir. Bu mal meyve olabilir ya da ekin olabilir ihtiyaç durumuna göre bir başka şey de olabilîr. Meyve henüz toplanıp işlenme mahalline getirilmemişse, ihtiyaç sahibinin ondan yemesine ruhsat vardır. Ama sepetine almamalıdır.
