Astrolejiyle islam alimleri ilgilendilermi.?

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Adile tarafından 23 Nisan 2013 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Astrolejiyle islam alimleri ilgilendilermi.?


    Vâkıa, İslâm âlimlerinden de astroloji ile uğraşanlar olmuştur. Ancak İbrahim Hakkı hazretlerinin de dediği gibi bu zatların yıldızlarla meşgul olmaktan gayesi, insanların kendi nefislerini tanımalarına yardımcı olmak ve Allah’ın gökteki eserlerine hayranlık duymalarına yol açmaktır. Kalb ehli bazı zatların, burçlardan ve yıldız kümelerinin oluşturduğu şekillerden bir kısım yorumlara varmaları, Peygamber Efendimiz’in haber verdiği “ remle” olayına benzer. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur:"Peygamberlerden biri de kuma çizgi çizerdi. Kim çizgisini onun çizgisine uygun düşürürse isabet eder!”Rivayetlere göre İdris (aleyhisselam) ya da Daniyel (aleyhisselam) kum üzerine çizgiler çizerek bazı yorumlarda bulunurmuş.Buna remle denmiştir. Bu hadiste Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) buyuruyor ki: “Kim remle yapıp çizgilerini o peygamberin çizgisine isabet ettirirse, yorum yapabilir.”
    Ancak, âlimlerimizin umumi görüşüne göre bu söz, siz onun çizgilerine isabet edemeyeceğinize göre böyle bir yola başvurmanız câiz değildir, demektir. Dolayısıyla çizgiler yoluyla bir şeylerden uğursuzluk çıkarmak câiz görülmediği gibi yıldızlara bakarak bazı asılsız haberler vermek, böylece halkı aldatmak, göz boyamak, hele bu yolla para kazanmak da câiz değildir. Hanefî fıkıh üstadlarından Merginânî, yıldızlarla ilgilenmede iki neticenin hâsıl olacağını söyleyerek, küfre girmemeye dikkat çeker: “Bilmiş ol ki yıldızlar ilmi, haddizatında kötü değildir çünkü o iki çeşittir: Birincisi: Hesap yolu iledir ve haktır. Kur’ân’da Allah Teâlâ: “Güneş ve ay hesab iledir.” buyurmuştur. Bundan murad güneşle ayın belli bir düzende gitmeleri yani seyretmeleridir. İkincisi: İstidlâl (deliller bulma) yolu iledir. Yıldızların seyri ve feleklerin (gezegenlerin) hareketi vasıtasıyla bazı küçük hâdiselerin, Allah’ın kaza ve kaderi ile vuku bulacağına deliller çıkarılır ki bu câizdir. Tıpkı doktorun hasta kimsenin nabzına bakarak hastalığa ve sıhhate dair işaretler çıkarması gibi. Ama hâdiselerin Allah’ın kazası ile olduğuna inanmaz, yahut kendisinin gaybı bildiğini iddia ederse kâfir olur.”
     
    Son düzenleme: 23 Şubat 2014