Dilmaçoğulları Anadolu’nun fethinden sonra Doğu Anadolu’da kurulan bir Türk beyliği. Kurucusu olan Dilmaçoğlu Mehmed Bey, Malazgird muharebesinden sonra, diğer Türk beyleri gibi Anadolu’ya akınlarda bulundu. 1085 (H. 478) senesinde, Diyarbakır alındıktan sonra Bitlis ve Ahlat da Selçuklu kuvvetleri tarafından fethedilmişti. Bitlis ve havalisi Dilmaçoğlu Mehmed Bey’in idaresine bırakıldı ve ona timar olarak verildi. Bir süre sonra bu bölgede beyliğini kuran Mehmed Bey’in ölüm târihi bilinmemektedir. Mehmed Bey’in yerine Toğan Arslan geçti. Toğan Arslan önce, Türkiye Selçuklu sultânı Birinci Kılıç Arslan’a, onun ölümünden sonra da Sökmenlilere bağlandı. Toğan Arslan, Meyyâfârıkîn’e (Silvan) bağlı yirmi beş köyü ele geçirince, İbrahim Sökmen’in idâresinin zayıflığından faydalanarak bağımsızlığını îlân etti, fakat bu hâl uzun sürmedi. Daha sonra Artuklulara bağlanan Toğan Arslan, İlgâzî ile birlikte, haçlılara ve Gürcülere karşı savaştı. Toğan’ın Artuklulara bağlanması, Sökmenli beyi İbrahim’i kızdırdı. İbrahim Bey, Dilmaçoğulları üzerine 1124 yılında bir sefer düzenleyip, Bitlis’i muhasara altına aldı. Fakat başarı elde edemedi. Bu hâdiseden sonra, hâkimiyet sahasını genişletmek isteyen Hısn Keyfâ Artuklularından Rükneddîn Dâvûd da, Bitlis’i kuşattı işe de, bu da başarısız kaldı. Musul atabeği İmâdeddîn Zengi, 1134 senesinde Sökmenliler üzerine yürüdü. Ordusunun bir kısmını da Bitlis üzerine gönderdi Toğan Arslan’ın 10.000 dînâr haraç ödemesi, şehri kuşatmaktan vazgeçmelerine sebeb, oldu ve askerler geri döndüler. Rivayete göre, 1134 veya 1137 senesinde vefat eden Toğan Arslan’ın yerine oğlu Hüsâmüddevle Kurti geçti. O da babası gibi Sökmenliler ile birlikte Gürcülere karşı yapılan seferlere katıldı. 1130 senesinde Dovin’i zabtetti. Bir sene sonra Gürcü kralı İvane, Anadolu’ya saldırdı ise de, Hüsâmüddevle tarafından hezimete uğratıldı. Hısn-ı Keyfâ Artukluları beyi Rükneddîn Davud’un saldırısı üzerine, Kurti, Mardin’e giderek yine Artuklulardan Timurtaş’ın himayesine girdi. 1143 (H. 538) senesinde Kurti ölünce, yerine kardeşi Yakut Arslan geçti. Yakut Arslan da, Rükneddîn Dâvûd’un tehdidi altında idi. Bu durumda kardeşi Devletşâh’ı, Musul atabeği İmâdeddîn Zengi’den yardım istemeye gönderdi. Yakut Arslan, kardeşi Zengi’nin karargâhında iken öldü. Fahreddîn Devletşâh, Zengi’nin karargâhından çağrılarak bey îlân edildi. Gürcülerin Anadoluya aniden saldırması üzerine, Türk beyleri bir araya gelerek Gürcüler üzerine seferler düzenlediler. 1161 senesi Temmuz ayında sefere çıkan Türk ordusuna, Devletşâh da katıldı. Bu seferden sonra Artuklular ile Dânişmendlüer arasında çıkan savaşta, Devletşâh, Artukluların yanında yer aldı. Bir süre sonra Devletşâh ile Mardin Artuklu beyi Necmeddîn Alpı arasında anlaşmazlık çıktı. Devletşâh, Artuklu hükümdarına karşı koyamayacağını anlayınca, 1168 yılında Meyyâfârıkîn’e kadar giderek, itaatini bildirdi ve çıkması muhtemel bir savaşı önlemiş oldu. Devletşâh, 1192 senesinde öldü. Aynı sene içinde, Ahlat emîri Begtimur, Dilmaçoğullarının merkezi Bitlis’i ele geçirdi. Bundan sonra Dilmaçoğulları Beyliği, Erzen ve havâlisinde hüküm sürdü. Devletşâh’ın ölümü üzerine yerine geçen oğlu Hüsâmeddîn Tuğrul, Erzen’de beyliğini devam ettirdi. Harezmşah sultânı Celâleddîn, Ahlat’ı kuşattığı zaman, Erzen’i de almak işedi. Tuğrul, Celâleddîn Harezmşah’a bağlılığını bildirip, bir süre Celâleddîn Harezmşah’ın yanında kaldı. Halka devamlı ihsântarda bulunan Tuğrul, çok iyi bir insandı. Dilmaçoğlu Beyliği, bir müddet sonra Anadolu’yu istilâ eden Moğollara tâbi oldu. Bu süre zarfında beyliğin başına kimlerin geçtiği bilinmemektedir. 1310 senesindeki Dilmaçoğlu beyinin Melik Salih olduğu bilinmektedir. Daha sonra Dilmaçoğulları Beyliği’nde sırasıyla; Melik Kebir ünvanlı İmâdeddîn Devletşâh, sonra da İzzeddîn Muhammed hüküm sürdü. 1334 senesinde İzzeddîn Muhammed ölünce, yerine Melik Celâleddîn geçti. 1336 senesinde İlhanlı Devleti’nin yıkılması, Anadolu beyliklerine rahat bir nefes aldırdı. Fakat bu defa da kendi aralarında üstünlük mücâdelesine girdiler. Artuklular ile Eyyûbiler arasındaki mücâdeleden bıkan halk, Dilmaçoğlu Celâleddîn’i Sürt’e davet etti. Celâleddîn, kardeşini Sürt valiliğine tâyin etti. Tîmûr Hân’ın Doğu Anadolu seferi sırasında, Dilmaçoğlu Ali Bey, onu hediyelerle karşılayarak itaatini bildirdi, Bu suretle ülkesini muhafaza etti. Üç yüz sene gibi uzun bir süre Erzen ve Bitlis havâlisinde hüküm süren Dilmaçoğlu Beyliği, Akkoyunlular devrinde târihe karıştı.