] Razık Olan Hakka Güven Allah rızka kefildir ayeti Allahü teâlâ, herkesin rızkına kefildir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Allahü teâlânın rızık vermediği, bir canlı yoktur.) [Hud 6] Peygamber Efendimiz s.a.v bir hadis-i şerif meali de şöyle buyuruyor (Rızık için üzülme! Takdir edilen [ezelde ayrılmış olan] rızık seni bulur.) [İsfehani] Dervişlerden biri, "Herkesin rızkı Allah'tan (c.c.) gelir" hadisinin mânâsını bizzat yaşayarak anlamak istiyordu. Başını alıp çöllere çıktı, bir kenarda yatıp uyudu. Aradan bir müddet geçti. Çölde yolunu kaybeden bir kervan adamın yattığı yerin yakınında konakladı. Zahidi gördüler. Birisi: - Bu adam niçin böyle ıssız bir yerde yatıyor, kurttan, düşmandan korkmuyor mu? Yoksa ölmüş mü? dedi. Yanına gittiler. Zahit hiç sesini çıkarmıyor, ne olacak diye hareketsiz bekliyordu. Kervandakiler bunu görünce: - Bu zavallı açlıktan ölmek üzere, dediler. Yemek getirdiler. Zahit dişlerini sıktı. Adamlar bıçak getirip dişlerinin arasına soktu, zorla ağzını açtı ve çorbayı içirdiler… Vehih b. Verr'e: - Rızık için hiç endişelendiğiniz oldu mu? dediler. - Bütün yerin kalay olduğunu görsem, göklerin de bakır olduğunu anlasam, rızkımdan endişe etmem. Eğer endişeye kapılırsam, Allah'ın (cc) bütün mahlukların rızkına kefil olduğuna inanmamış olurum! dedi. Bu tembelliği tavsiye değildir. Bu Allah'a iman ve O’nun, misafirlerinin ihtiyacını göreceğine duyulan tam bir itimattır, insan Rabbinden işte böylesine tam emin olmalıdır. Onun gemisine binmişken, yükünü sırtında taşımamalıdır. Yazık ki, çok defa bu güveni yakalayamıyor ve zanlarımıza göre muamele görüyoruz. Evet, kudsi hadisle sabittir ki, Allah-u Zülcelal ‘kulunun zannına göre’ ona muamele etmektedir. Yüreğinde o itimadı yaşayan gidip çöle yatabilir.