Allah İntikam Alır mı?

Konusu 'Dini sohbetler' forumundadır ve Adile tarafından 8 Nisan 2013 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Peygamberimiz (asm), "Allahü teâlânın halk arasında evliyası, açlık ve susuzluk ehlidir. Allahü teâlâ onlara eza edenden intikamını alır ve ona Cenneti haram eder" [İbni Neccar] buyurur ve Allah'ın zalimlerden intikam alan olduğuna dikkat çeker.

    Allah, inkarcıları, suçlu günahkarları cezalandırır, zulmedenlerden mazlumların hakkını alır, tümüne gazaplanır, tümünden intikam alıcıdır.

    Allah'ın ne gazabı ne intikamı kuşkusuz insanlarınkine benzemez:

    Şüphesiz küfredenlere de (şöyle) seslenilir: "Allah'ın gazablanması, elbette sizin kendi nefislerinize gazablanmanızdan daha büyüktür. Çünkü siz, imana çağrıldığınız zaman inkar ediyordunuz." (Mümin Suresi, 10)

    Allah'ın intikam alacakları, insanları azaba sürükleyen küfür ehli, çirkin utanmazlıklardan, kötülüklerden ve zorbalıklardan sakınmayanlar ve din düşmanlarıdır. Allah, Sabur ismini tecelli ettirir, bu kişileri nimetler içinde yaşatır, öğüt alabilecekleri, bağışlanma dileyebilecekleri ve tevbe edebilecekleri kadar süre verir.

    Ancak tevbe etmeyen kişilerde, Müntakim ismini tecelli ettirir. Bu, bazen dünyada, daha çok da ahirette tecelli eder. Kur'an'ın haber verdiği üzere batıla dayanarak mücadele eden kavimleri Allah azapla yakalar ve helak eder. "Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya nesilleri) yakaladığı zaman... Rabbinin yakalaması işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalaması pek acı, pek şiddetlidir." (Hud Suresi, 102)

    Uyarıları dinlemeyen, isyan eden, nankörlükle ve taşkınlıkla azgınlaşanlar üzerine azap hak olur:

    Sen buna müstahaksın, dahasına müstahaksın. Yine müstahaksın, dahasına da müstahaksın. İnsan, 'kendi başına ve sorumsuz' bırakılacağını mı sanıyor? (Kıyamet Suresi, 34-36)

    Bediüzzaman, sınırsız hikmet ve adalet sahibi, her şeye galip ve Kahhar olan Allah'ın, bütün yarattıklarına varlık ve yaşama hakkı vermesini, koruyuculuğunu, özellikle mahşerde ve ahiret yurdundaki adalet ve hikmetini tecelli ettirmesini adil bir hâkim örneği vererek şöyle açıklar:

    "Hem meselâ, adâletperver, ihkâk-ı hakkı(hak sahibine hakkını vermeyi) sever ve ondan zevk alır bir hâkim, mazlumların haklarını vermekten ve mazlumların teşekkürlerinden ve zâlimleri tecziye etmekle(cezalandırmakla), mazlumların intikamlarını almaktan nasıl memnun olur, bir zevk alır."

    Maide Suresi, 54. ayette söz edilen kardeşlerine karşı alçak gönüllü müminde Allah'ın Müheymin ismi tecelli eder; onlar üzerine şefkat kanatlarını gerer. Mümin, Allah'ın Muntakim isminin tecellisi ile de "kafirlere karşı güçlü ve onurlu"dur.

    Rabb'imiz Rahman'dır, Rahim'dir. Sonsuz bağışlayıcıdır, merhamet sahibidir. Kullarına karşı zulmedici değildir. "Ve onlar, bağışlanma dilemektelerken de, Allah onları azaplandıracak değildir." (Enfal Suresi, 33)

    Allah, zalime tevbe etmesi için süre verse dahi asla unutmaz, asla ihmal etmez. Sonunda iman edenlere yardım eder, suçlu günahkârlardan ise intikam alır:

    Andolsun, Biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece Biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık. İman edenlere yardım etmek ise, Bizim üzerimizde bir haktır. (Rum Suresi, 47)