Ahmed bin hanbel'in hayatı İmam Hanbel, hicri 164 yılında Bağdat’ta doğdu. Hayatı Abbasi Devleti’nin en parlak dönemlerine rastlar. Babasını küçük yaşta kaybetmesine rağmen çok parlak bir tahsil hayatı geçirmiştir. Birçok ünlü alimden ders almasına rağmen en fazla İmam-ı Şafii’den etkilenmiştir. Bu yüzden genç yaşta memleket memleket dolaşmayı gerektirecek zor bir ilim olan hadis ilmiyle uğraşmaya başladı. Kendisini yetiştiren hocalarına karşı çok saygılıydı. Onlar hayatta iken hadisler konusunda kendisine ait hiçbir görüşü açıklamadı ve olgunluk yaşı olan kırk yaşına gelene kadar hiçbir konuda fetva vermedi. Böylelikle ilmi ve tevazusu ile kısa sürede saygı duyulan bir alim olarak anılmaya başlandı. O’nun sohbetlerini dinleyenler genelde üç hususa dikkat çekiyorlardı. “O’nun sohbetlerinde, vakar, ciddiyet, tevazu ve ruhi huzur hakimdi. Kimse ile alay etmeyi sevmezdi. Hadisleri ancak rivayet etmesi istendiğinde anlatırdı. Yanlışlık yapmak korkusu ile hadisleri aklından değil kaynağından okurdu. Talebelerine anlattığı hadislerin özellikle yazılmasını isterdi. Verdiği fetvalar yanlış anlaşılır korkusu ile yazılarak anlatılmasını isterdi.” Ömrünün sonuna kadar sapkın akımlarla mücadele etti. Bu yüzden Halife Mu’tasım ile başı derde girdi. Tutuklanarak Bağdat’ta hapishane’de kaldı. Burada hergün bayılana kadar kırbaçlandı. Fakat bu olaylar O’nu halkın gözünde daha da yüksek bir konuma getirdi. Serbest bırakıldıktan sonra baskılar devam etti. Sohbetleri yasaklandı, namaz kılmak için camiye gitmesine bile izin verilmedi. Talebeleri birer birer zindana atıldı. Ayakları zincirlenerek Halifenin huzuruna çıkarılmak üzere Bağdat’tan Tarsus’a yola çıkarıldı ve yolda hicri 128'de vefat etti. Hanbeli mezhebinin çıkışı sırasında Hanefi, Maliki, Şafii mezheplerinin İslam ülkelerinde tutulmuş olması mezhebin yayılmasını engellemiştir. Bu yüzden mezhep sadece Suudi Arabistan’da yaygındır. İmam Ahmed b. Hanbel’in en önemli eseri “Müsned”idir. 28 yılda hazırlanan bu eserde bir milyon hadisten yararlanılmış ve bunun sadece otuz bini kullanılmıştır. Bu eserde sadece dokuz hadis tartışılmış bunun dışında başka hata bulunamamıştır.