Ahiret yolculuğunun ilk durağı neresi?

Konusu 'Dini bilgiler' forumundadır ve Lasey tarafından 13 Aralık 2018 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    İnsanın en son giysisi ne olacak? Ahiret yolculuğunun ilk durağı neresi?

    İnsan, bu fani dünyada nasıl ve ne kadar yaşarsa yaşasın, sayılı nefeslerini tükettikten sonra, mutlaka diğer bir alem olan kabrin yolcusu olacaktır. Bu yolculukta da yanında götürebildiği tek dünyalık, sadece birkaç metre kefen bezidir.

    İNSANIN EN SON GİYSİSİ

    Dolayısıyla fani hayat çarşısının en son giysisi olan kefen, bir gün mutlaka herkesi saracak ve ölüm vakıası, bütün fani alışverişlere, zevklere, cazibelere ve aldatıcı yaldızlara iptal mührünü vuracaktır!.. Neticede insanın bedeni, kendisinden yaratıldığı toprağa geri dönecektir.

    İnsanın bedeni, rûhuna bir kılıf mahiyetindedir. Yeniden dirilişin gerçekleşeceği kıyamet gününde, bu rûha yeni bir beden giydirilecektir. Bu bedenin keyfiyeti de, dünyada iken rûhun kazandığı manevi seviyeye göre tezahür edecektir.

    Mevlana Hazretleri bu hakikate işaretle şöyle der:

    “Bedenine yağlı-ballı şeyleri az ver. Çünkü tenini aşırı besleyen kimse, nefsani arzulara düşüyor ve sonunda rezil olup gidiyor.”

    “Rûha manevi gıdalar ver. Olgun düşünüş, ince anlayış ve rûhi gıdalar sun da, gideceği yere/ukba alemine güçlü-kuvvetli gitsin!”

    AHİRETİN İLK DURAĞI

    Son nefeste, nasıl ki ebedi hayatın saadet mi, felaket mi olacağına dair ilk emareler görülmeye başlarsa, ahiret menzillerinin ilki olan kabir hayatı da bu hususta en mühim ikinci merhaleyi teşkil eder.

    Nitekim Hazret-i Osman’ın azatlı kölesi Hani şöyle nakleder:

    Hazret-i Osman, bir kabrin yanında durunca sakalı ıslanıncaya kadar ağlardı. Bir defasında kendisine:

    “–Cennet ve Cehennem hatırlatılınca ağlamıyorsun, fakat kabri hatırlayınca niçin ağlıyorsun!” diye sordular.

    Hazret-i Osman şu mukabelede bulundu:

    “–Çünkü Resûlullah’ın şöyle buyurduğunu işittim:

    «Kabir, ahiret menzillerinin ilkidir. Kişi ondan kurtulabilirse, sonrakiler daha kolaydır. Ondan kurtulamazsa sonraki menziller kabirden daha zor ve daha şiddetlidir… Gördüğüm manzaraların hiçbiri, kabir kadar korkutucu ve dehşet verici değildi!»” (Tirmizi, Zühd, 5/2308; Ahmed, I, 63- 64)