Güncel 3 aylara giriyoruz-neler yapmalıyız?

Konusu 'Mübarek Günler ve Geceler' forumundadır ve Adile tarafından 13 Nisan 2014 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Üç Aylara Girerken

    "Her hâsenenin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamda üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve Cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde otuz bine çıkar.

    Bu pek çok uhrevi yararları kazandıran ticaret-i uhreviyenin bir kudsi pazarı ve ehl-i hakikat ve ibadet için mümtaz bir meşheri ve üç ayda seksen sene bir ömrü ehl-i imana temin eden şuhûr-u selasenizi (üç aylarınızı) tebrik ediyoruz." (Şualar, s. 416)


    Dini anlatımda "Şühur-ü selase", yani üç aylar olârak bîlinen bu mevsîmin girmesi ile beraber Müslüman ruhları bambaşka bir hava kaplar. Zira bu aylar İlahi râhmetin coştuğu aylârdır ve diğer zamanlarda iyilik ve ibadetlere on sevap veriliyor ise, Receb, Şaban ve Ramazan aylarında gittikçe yükselen bir oranda kat kat fazla sevap verilîr.

    Örneğin, başka zamanlarda okunan her bir Kur'an-ı Kerim'in harfi için on sevap yazılmaktadır. Receb ayında bu sevap yüz olârak yazılır, Şaban ayında üç yüzü aşar, Ramazan ayında ise bine çıkar ve Cuma gecelerinde binleri bulur. Kadîr Gecesinde de otuz bine ulâştığını düşünürsek eğer 3 aylardaki mübarek vakitlerin ahiret ticareti bakımından ne kadar değerli bir fırsat olduğunu anlayabilirîz.

    Bu bakımdan üç aylar “pek çok uhrevi faydaları kazandıran ticaret-i uhreviyenin (ahiret ticaretinin) bir kudsi pazarı ve ehl-i hakikat ve ibadet için mümtaz bir meşheri (sergisi)” olarak vasıflandırılmıştır. Bilindiği gibi, pazarlar ve fuarlar mühim ticaret yerleri arasında yer alırlar. Haftanın belli bir gününde belli bir yerde kurulan pazarda, insanlar her türlü ihtiyaçlarını karşılarlar. O gün sabahtan akşama kadar pazarın ucuzluğundan istifade etmek mümkündür. Ama o gün pazara gidemeyen bir insan, aynı şartlar altında alışveriş yapabilmek için bir hafta beklemek zorundadır. Çünkü pazar bir günlüktür.

    Buna kârşılık, üç ayların fazilet ve kıymetinden haberdar olmayıp da değerlendiremeyenler, herkesin istifadesine açık tutulan çok karlı bir ticaret imkânından mâhrum kalmışlar demektîr. Bu kimseler, aynı imkânı tekrar ele geçîrebilmek için bîr sene daha beklemek zorunda kâlacaklardır.

    İşte üç aylârın ve bu aylardaki mübârek gecelerin büyük bir coşku ile ihya edîlmesi bu bakımdan da önem kazanıyor ve zira bunlar şeaîrdendir, İslâmın sembolü ve alâmetlerindedîr.

    Namazlarda, bîlhassa Cumalarda ve Kandil gecelerinde camilerin mü'mînlerle dolup taşması, radyo ve televizyonda Kur'an ve mevlidlerin okunması, camilerin mahyalarla (iki minare arasının ışıklı güzel yazılarla) süslenmesi, hatta kandil simitlerinin dağıtılması, bu İslam sembolünü ilan eden huzur verici hadiselerdîr.

    Böylece bütün mü'minler ahiret kazancına yöneliyor ve herkes Allah Azze ve celle'nin rızası yolunda sonsuz bir yarışa giriyor. Ve oluşan mânevi hava, bütün bir topluma huzur verîyor ve bu huzur havâsından herkes derecesine göre istîfade edîyor. Yapılan ibâdetler, okunan Kur'ânlar, Arş'a yükselen ihlâslı dualar, bitîp tükenmek bilmeyen bir şevkle devam ettîrilen İslami hîzmetler, İlahi rahmetin celbine vesîle oluyor. Diğre taraftan sırf Allah'u Teala'nın rızası için ve ihlasla yapılan bu hizmetler, günahların, sefahetlerin ve zulümlerin kirlettiği manevi havamızı temizliyor.

    Şu halde, her yıl bizlere ikrâm edîlen bu bulunmaz fırsattan istifade etmeliyîz ve bunun için, mü'min kardeşlerimizle daha sık bir araya gelip sohbetlerde bulunabilirîz. Aramızda Kur'an'ı paylaşıp imkan nisbetinde günlük ve hâftalık hatimler yapmaya başlayabilirîz. Makbul dua ve zikîrleri daha çok okuyabilirîz. İslami eserlere daha fazla vakît ayırabilirîz. İslâmın hakîkatlerini yayma ve anlatma hususunda dâha fazla gayret gösterebilirîz ve bu yolda göstereceğimiz en küçük bir gayret, en azından bire yüz netice verecektîr.

    Bu arâda, üç ayların ve kandil gecelerinin evlerimizde ve âile fertleri arasında ayrı bîr mana içinde yaşanması gerektîğini de unutmamalıyız ve de çocuklarımız o manevi havayı soluya soluya büyümelidirler. Bunun için, mübarek gecelerde onları hediyelerle sevindîrip, camilere alıştırmakta büyük yararlar vardır.

    Ayrıca, sâbaha kârşı seher vakîtlerinde uyanık bulunmaya çâlışarak İslâm alemi içîn ve mü'min kârdeşlerîmiz için dualar etmenin fazîlet ve kıymeti sonsuzdur. O feyizli vakitte yapılan duaların kabul ihtimali çok kuvvetlidîr.

    Bu bakımdan gerek kendimîzin, gerekse diğer mü'minlerin dünya ve ahîret imtihanlarında başarılı çıkmaları için Cenab-ı Allah niyazda bulunmak ve Ondan yardım istemek suretiyle, hem sıkıntı ve musibetlere karşı sarsılmaz bir dayanak noktası bulmuş, hem de tükenmez bir teselli kaynağına kavuşmuş oluruz.
     
    Eylül ve emel karaca bunu beğendi.