19 Mayıs 1919 Tarihinin Anlamı ve Önemi

Konusu 'Eğitim Konuları' forumundadır ve Lasey tarafından 25 Şubat 2019 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    19 Mayıs 1919 Tarihinin Anlamı ve Önemi

    Milli günlerimize, kutlamalarımıza, bayramlarımıza ve anma günlerimize baktığımızda, bir sene içerisinde çok yoğun bir programımızın olduğunu görmekteyiz Başka bir ülkede böyle bir zenginlik yoktur. Dünya tarihi içnde biz Türklerin durumu değerlendirildiğinde, yılın 365 gününü dolduracak kutlamalarımız vardır. Ancak yakın tarihimizde Kurtuluş ve Bağımsızlık mücadelesi ile başlayan Cumhuriyete yürüyüşümüzün arkasında iki önemli gün vardır ki, gerçekten coşku ile kutlamaya değer olaylardır. Bunlar 23 Nisan ve 19 Mayıs günleridir.
    Atatürk’ün aklında kurguladığı milli mücadele stratejisinin temelinin atıldığı gündür, 19 Mayıs. Mustafa Kemal ve arkadaşları sağ-salim, kuşkuya yer vermeden Samsun’a ayak bastığında, sonu netleşmemiş bir mücadelenin de içerisine giriyor olmanın verdiği bir kararlılıkla, Cumhuriyetin kuruluşunun ve dünya devletlerinin örnek aldığı ilkelerin de temellerini atıyordu. Bunlar öyle temellerdi ki, bağımsızlık, medeniyet ve İslam da modernleşme, bu karışımın çimentolarıydı.

    19-Mayıs-1919-Tarihinin-Anlamı-.

    19 Mayıs 1919 Tarihinin Anlamı ve Önemi Kısaca

    İnsanoğlu, bir şeyin değerini anlamak için önce onu kaybetmeli midir? Örneğin, sağlıklı olmanın ne demek olduğunu ancak ciddi derecede hastalandığımızda anlar ve hele de ölümden dönmüş isek, neredeyse kişilik değişimine bile uğrayarak daha pozitif ve hayatı seven ve ona tutunan biri oluruz. Tüm kötü alışkanlıkların bir tarafa atıldığını da görürüz.
    Biz yeni kuşakların, Atatürk’ün harp sanatı ve üstün özellikleri ile elde ettiği Cumhuriyet değerlerini anlamamız için mutlaka kaybetmemiz mi gerekli? Bağımsızlığı ve laikliğin ne anlam ifade ettiğini tüm vücut hücrelerimize kadar anlatabilmek için illa tüm Anadolu’nun şehir ve kasabalarının birer birer düşman saldırısına uğraması ve ele geçmesi mi gereklidir?

    Mustafa Kemal, Türk Milleti’ne ve Türk Gençliği’ne karşı duyduğu sonsuz güvenle, atıldığı bu mücadeleden galip çıkıp yeni Türk Devleti’ni kurduğunda, dünya emperyalist devletlerinin tüm yüz yıllık planları da yıkılmış oluyordu. Temellerini attığı bu genç devletin gelişerek yücelmesi de ancak Türk Gençliği’nin çalışmalarıyla, onların beden ve ruh sağlığıyla başarılabileceğine inanıyordu. Bundan ötürü Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetin ve İnkılâpların muhafaza ve savunulması görevini, inandığı ve en çok güvendiği Türk Gençliği’ne verdi ve 19 Mayıs 1919’da, O’nun Türk Milleti’ne ve Gençliği’ne güvenerek savaşa atıldığı günü Türk Gençliği’ne “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak armağan etti. Daha sonraları da bu isim Atatürk’ü anma vesilesiyle adı Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak değiştirildi. 1981 yılından başlayarak da, “Atatürk’ü Anma Günü” olarak da kutlanmaya başlandı. Atatürk bir söyleşi sırasında: “Ben 19 Mayıs’ta doğdum” demiştir. 19 Mayıs bir yandan Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başlangıcı, öte yandan ülkemizin kurtarıcısı, devletimizin kurucusu Atatürk’ün doğum yıldönümü olarak törenlerle kutlanmaktadır.