Meryem'in Elması Hikayesi

Konusu 'Kıssadan Hisse' forumundadır ve Lasey tarafından 2 Aralık 2015 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    MERYEM’İN ELMASI
    Ders bitmek üzereyken öğretmen dolaptan elma dolu bir sepet çıkarttı ve çocuklara bir ödevleri olduğunu söyledi: “Evet çocuklar bugün size bir ev ödevi vereceğim. Herkes dağıttığım elmayı eve götürecek ve kimsenin olmadığı, sizi kimsenin görmediği bir yerde elmayı gizlice yiyeceksiniz.” dedi ve sınıftaki bütün öğrencilere elmaları dağıttı. Öğrenciler ders bittikten sonra çantalarındaki elmayla beraber eve gittiler.
    Bir çocuk elmayı aldı ve gizlice dolaba saklanıp, orda yemeye başladı. Başka bir çocuk elmasını yatağın altına saklanarak yedi. Diğer bir çocuk ise elmayı aldı, evlerinin önündeki bahçeye çıktı ve ağacın üstüne çıkarak yedi. Diğer birçocuk ise elmayı perdenin arkasında yedi.

    Ancak Meryem elmasını bir türlü yiyemedi. Yemek için uygun bir yer aramaya başladı. Önce yatağının altına saklandı ama elmayı yiyemedi. Sonra perdenin arkasına saklandı ve burada da elmasını yiyemedi. Durdu ve düşündü: “Ama ben yalnız değilim ki! Yalnız olmadığım için elmamı yiyemiyorum.” dedi. “Allah her yerde. Benim nerede olduğumu biliyor ve beni görüyor. Elmayı bizi kimsenin olmadığı bir yerde yememiz gerekiyordu. Öğretmen böyle söylemişti. Ama bu mümkün değil ki; çünkü biz yalnız değiliz. Allah bizi görüyor, işitiyor
    ve biliyor. Ben bu elmayı yiyemem. Çünkü öğretmen bizden elmayı hiç kimsenin olmadığı bir yerde yememizi istemişti.”
    Ertesi gün öğrenciler sınıfa geldi. Öğretmen öğrencileri selamladı ve çocuklara
    ödevleri yapıp yapmadıklarını sordu. Birçok öğrenci: “Eveett öğretmenim, ödevimizi yaptık.” dediler. Öğretmen sırayla parmak kaldıran çocuklara, elmayı nerede yediklerini sordu. Öğrencinin biri yatağın altına saklandığını, diğeri gizlice bahçede yediğini, bir başka öğrenci ise dolabın içine gizlenerek yediğini
    söyledi. Sınıfta bütün çocuklar ödevlerini yapmışlardı.

    Meryem üzgün bir şekilde: “Öğretmenim ben ödevimi yapamadım.” dedi. Öğretmen Meryem’e ödevini neden
    yapamadığını sordu. Meryem: “Öğretmenim gizlenecek birçok yer aradım ama bulamadım. Nereye gittiysem
    Allah’ın benim yerimi bildiğini, gördüğünü ve hiçbir yerde yalnız olmadığımı anladım.” dedi.
    Meryem’in söylediklerinden sonra, öğretmen Meryem’in haklı olduğunu ve Allah’ın her şeyi bildiğini, işittiğini ve gördüğünü, böylece bizleri daima koruduğunu söyledi. Sözlerine Allah’ın El-Alîm, her şeyi bilen, El-Basîr, her
    şeyi gören, Es-Semi, her şeyi duyan, olduğunu ekledi. Böylelikle öğretmen çocuklara Meryem’in ödevini aslında
    doğru yaptığını açıkladı.