Suhuf Hangi Peygamberlere Gönderilmiştir

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Lasey tarafından 2 Ekim 2016 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    Suhuf Nedir? Suhuf Hangi Peygamberlere Gönderilmiştir


    Allah Azze ve celle'nin, dört kutsal kitaptan başka vahiy meleği Cebrail vasıtasıyla bazı peygamberlere gönderdiği sayfalara suhuf denir.
    • Adem Peygambere 10,
    • Şit Peygambere 50,
    • İdris Peygambere 30,
    • İbrahim Peygambere ise 10 suhuf verilmiştir.
    A’la sûresinde şöyle buyurulmuştur:

    “Gerçek şu ki, bütün bunlar, geçmiş vahiylerde bildirilmiştir; İbrahim ve Musa’ya indirilen sayfalarda.” (A’la, 87/18-19)

    “İbrahim ve Musa (aleyhisselam)’ın sayfaları” onlara verilen kitaplar anlamındadır. Bu iki ayette Kur’an ile önceki ilahi kitaplar arasındaki ilişkiye işaret edilmektedir.

    Yukarıdaki ayette geçen suhuf (صحف) kelimesi sayfa (صحيفة) kelimesinin çoğuludur. Sayfa, “üzerine yazı yazılan şey” manasına gelir. Kitap, sayfaların toplamından oluştuğu için kimi zaman kitap anlamında suhuf kullanılmaktadır. Zaten sözlüklerde sayfanın, “üzerine yazılan şey” olarak tanımlanması, sayfa ile kastedilenin kayıt olduğunu gösterir. Kayıt pek çok şey üzerine yapılır. Kur’an bunlardan “kırtas”ı örnek veriyor. Kırtas, üzerine yazılmış sayfa olarak tanımlanıyor. Sayfa, kırtas dahil pek çok şeyle olur.

    İbn Kesir’de de geçtiği üzere, A’la sûresinin yukarıdaki ayetleriyle Mekkî olan Necm sûresinin 36. ila 42. ayetleri arasında bir irtibat gözükmektedir. Necm sûresinin 38. ayetinden itibaren zikredilen hususların 36. ve 37. ayetlerde Musa ve İbrahim (a.s.)’ın sayfalarında da bulunduğu ifade edilmektedir (أَمْ لَمْ يُنَبَّأْ بِمَا فِي صُحُفِ مُوسَى وَإِبْرَاهِيمَ الَّذِي وَفَّى).

    Aynen yukarıdaki A’la sûresi gibi Ta Ha sûresinin 133. ayeti de Kur’an ile önceki kitaplar arasındaki ilişkiyi göstermektedir. Ayet şöyledir:

    “Dediler ki: ‘Bize Rabbinden bir belge getirseydi ya?’ Önceki sayfalarda olan açık delil onlara ulaşmadı mı?” ( Ta Ha, 20/133)

    Mekki olan Ta Ha sûresinin yukarıdaki ayetinde, Resul-i Ekrem Efendimi'den (s.a.v.), nübüvvetine delil olarak belge isteyenlere, cevaben, bu konudaki açık delili öncekilerin sayfalarında aramaları tavsiye edilmektedir. Ehl-i Kitab’a hitap ettiğini düşündüğümüz bu ayet, Hz. Muhammed (s.a.v.)’e indirilen ile Ehl-i Kitab’ın elindeki kitaplar arasındaki tasdik ilişkisine atıfta bulunmakta, bir nebînin nübüvvetinin en güçlü delillerinden biri olarak onun ve ona indirilenin önceki kitapları tasdik ediyor olma vasfına dikkat çekilmektedir.