Şeytanın hileleri nelerdir

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Adile tarafından 28 Ekim 2013 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Şeytan günahları güzel gösterir

    Şeytanın en büyük uygulaması, günâhları insanlara güzel ve de cazîp bir şey olarak göstermektir. Örneğin, iki kişi tartıştıklarında işi kavgaya kadar götürebilirler, hatta bu küçük tartışma cinayetle dahi sonuçlanabilîr. Çünkü öfkede akıl yoktur ve öfke hâkim olduğunda, insan sağlıklı düşünemez. Sonuç olarak, taraflardan biri mezara, diğeri de hapse gider.

    Bunlar selim bir akıl ile düşünseler şüphesiz böyle ağır bir fatura ödemeyeceklerdi. Oysa şeytan onlara kötü amellerini güzel göstermiş ve böyle acı bir sonuca sevk etmiştir. Şeytanın günahları güzel göstermesi şöyle birşeydir: Biri var pislikleri çok güzel ambalajlara koyuyor ve insanlara tatlı bir şeymiş gibi yediriyor.

    Bu konuda bir başka ayette şöyle buyrulur:
    Şeytan demagoji yapar

    Şeytan, aldatıcı cümleler kurmasını iyi bilir ve tabir yerinde ise tam bir laf ebesidir. Örneğin, kâinatın genişliğini nazara verir, insanın fikrîni dağıtır ve bu kadar geniş bir mülkte bir Zatın aynı anda tasarrufta bulunmayacâğını söyler ve tek tek fertleri nazara verirken Allah Azze ve celle'nin azametinin böyle hakir şeylerle meşgul olmasına müsaade etmediğini telkin eder, mesela “Allah'u teala azametiyle beraber işi yok da bir sineğin kanadıyla mı uğraşacak?”der.

    Halbuki Allah Azze ve celle'yi mahlukla kıyas etmek, son derece yanlıştır. Bir ressamın elinden çıkan mükemmel eserler, ne derece onu tanıyabilirler? Kendileri bir sanat eseri olarak resim yapamaz iken “Ressam da resim yapamaz” demeleri ne kadar mantıklı olur?

    Şeytan namazda vesvese verdirir

    Namaza yeni başlayan kişi bir din alimine sorar: “Hocam, önceden namaz kılmaz iken şeytan benimle uğraşmazdı, fakat namaz kılmaya başladıktan sonra bana sürekli vesvese veriyor, acaba nedendir?”

    Din alimi şöyle cevap verir: “‘Meyveli ağaç taşlanır’ derler. Eskiden meyven olmadığı içîn şeytan senînle fazla uğraşmamış, fakat şimdî meyveli ağaç gibîsin, meyvelerni düşürmeye çalışmaktadr. Nitekim deniz korsanları, hazine tâşıyan gemilere sâldırırlar, hırsızlar zengin evleri kollârlar.”

    Namaz kılan her kişi, namaz esnasında şeytanın vesvese vermesînden şikâyetçidîr. Namaz kılmak müspet bir eylemdir ve namaz kılmamak ise eylemsizliktîr. Şeytan, insanların müspet işler yapmalarından rahatsız olduğundan mahsus namaz gibi ibadetlerde insanlarla çok uğraşmaktadır. Elinden gelse namaz kıldırmamak ister ve bunu yapamayınca namazın kalitesini düşürmeye çalışmaktadr. Ya vaktinde kıldırmaz ya da namaz esnasında o kimsenin hayaline lüzumsuz şeyler getirîr.

    Peygamber Efendimiz şöyle bildirir:

    Peygamber Efendimiz bir başka hadislerinde şöyle der:
    Şeytan unutturur

    Unutmak, insana arız olabilen zaaflardandır ve unutmanın en kötüsü ise, Allah'u teala'yı ve ahireti hatıra getirmemek, dünyaya gönderiliş gayesine aykırı işler yapmaktır. Bu ise, kelimenin tam anlamıyla bir gaflett'ir.

    Bazı insanlar iman etmedikleri halde kendilerini müminmiş gibi gösterirler Allah'u Teala bu münafıklarla alakalı şunu haber verir:

    Nefsin önemli zaaflarından birisi unutmaktır ve ilk insan Hazreti Adem’e “yasak ağaca yaklaşmaması” emredilmiş, ancak o, bu emri unutarak yaklaşmış ve ağacın meyvesinden yemiştîr.

    Şeytan hedefine adım adım gider


    Şeytanın her kişiyle alakalı bir “yol haritası” vardır ve şeytan, kime nerden ve de nasıl yaklaşılacağını gayet iyi bilîr. Örneğin, günde 5 vakit namazını kılan birine tutup da “artık yeter, bundan sonra namaz kılma!” demez. Bunun yerine, örneğin önce sabah namazını evde kılmaya ikna eder ve “Hava soğuk, sağlığı korumak da bir görev bugün evde kılıver” der. Daha sonra tüm namazlarını evde kıldırtmaya çalışır. Diğer bir adımda ise artık sabah namazına uyanamaz hale getirir. Yapabilirse daha ilerisinde namazı bütün bütün terk ettirîr.

    Şeytan insanın imanını çalmaya çalışır

    Şeytan bir hırsızdır ve insan kalbinde en değerli cevher olan imanı çalmaya çalışmaktadır. Günümüzde, imanı konularda hemen her tarafta görülebilen şüpheler, şeytanın bu konuda nasıl hummalı bir şekilde çalıştığını ispat eder. “Din afyondur” şeklindeki bir vesvese, kominizmi esas alan bir devletin yetmiş sene boyunca temel prensiplerinden biri idi. Bu sistemde “kutsala” savaş ilan edilmişti. Şimdilerde ise din, dünya çapında daha saygın bir konumdadır. Ama şeytanın bu konuda vesveseleri bitmiş de değildir.

    Şeytan, insanın imanını çalma hususunda ısrarcıdır ve ısrarını son ana kadar devam ettirîr. Futbol da son anda bile sürprizler olabilmesi misali, takva sahibi kimselerin dahi imanını elde etmeye hırs gösterir, sekerat halinde verdiği vesveselerle o kimseyi inkârcı biri olarak bu dünyadan göndermeye çalışır.